Makale
Hayati idame
Hayati idame, denildiği zaman aklımıza ilk gelen askeri bir terim olduğudur. Özellikle askerliğini komando olarak yapanlar çok iyi bilirler. Teknoloji kullanılmadan ilkel şartlarda bireyler yaşam becerilerini kullanarak içine düştükleri ruhsal ve fiziksel ortamlardan kurtulmak için elinde olan imkânları kullanarak uyguladıkları yöntemlere denir diyebiliriz.
Birçok insan tanırız kendini bırakmış, adeta ölümü beklercesine yaşamdan küsmüş. Bunun yanında yaşamdan zevk alan pozitif enerji ile yüklü insanları da görmek mümkün. Özellikle bu insanlar bedensel engelli ise yaşam sevinçlerinden bir şeyler kaybetmemelidirler.
Of?ta yeni kurulan bir dernekten bahsedeceğim. Bu derneğin adı Of Engelli ve Engelli Aileler Kültür ve Dayanışma Derneği. Açılışında taa Adıyamanlı bir kızımızı İstanbul?dan getirerek konuk etmiş, Dernekte resim sergisi açmış. Laf aramızda İstanbul?dan gelen iki kolu olmayan ancak ayaklarını elleri gibi kullanan hatta birçoğumuzun elinden daha iyi kullandığı ayakları ile resim tabloları yaptığını gözlerimizle gördük. Belki engellilere yol haritası için getirilmiş bu kızımız hepimize yol haritası olmuş, hiç birimiz hayretlerimizi gizleyemedik.
Kızımızın ismi Ayşe. Ayşe kızımızla uzun uzun konuşma fırsatı buldum. Beş yaşında uğradığı kazada kollarını kaybettiği anda bile yaşama küsmemiş, kimsenin kendisine acıyarak bakmasına müsaade etmemiş. Kolları yoktu ama ayakları onun hem kolu hem ayağı idi. O da o ayaklarla dimdik ayakta durma mücadelesi verdi.
Hiç duydunuz mu? Kolları olmayan resim sanatçısı, işte Ayşe
Ayşe kızımız gibi bedensel engeli olan ancak, bu engelini insanların zaafından yararlanmak için kullananları da biliyoruz. El becerisini ayak becerisine çeviren bu kızımız duygu sömürüsü yaparak değil yaptığı sanatı ile hepimizin sevgisini kazandı. Hiçbir engellinin acıma duygusu ile kendisine bakılmasını istemez. İşte bunun en güzel örneği.
Henüz yorum yapılmamış.