Üç puan iyi oldu. Valimize çağrı...

Kendi sahamızda Tokatspor?a 1?0 yenildiğimiz maç sonunda yapmış olduğum yoruma okuyucularımızdan olumlu ve olumsuz birçok tepki aldım.
Beni eleştiren okuyucularıma şunu söylemek istiyorum; yazmış olduğum idman yorumu değil. Maç yorumudur.
Takımın hafta içinde yapmış olduğu çalışmalar beni fazla bağlamaz. Sahada oynanan oyuna bakar sporcular hakkında sadece o maç için değerlendirme yaparım. Sporcuların olumlu veya olumsuz değerlendirmesi beni değil onları bağlar. Sahada oynayan oyuncularla hiçbir bağım yoktur. Hata ve yanlış performans sergilediklerini dile getirmek oyuncunun motivasyonunu bozmamalı. Bilakis hatalarını görmesi açısından kendilerine olumlu yansımalıdır.
Ben Pazarspor yönetimindeyim. Bu doğru. Peki, yönetimde olup doğruları yazıp seyircilerimizi bilgilendirmenin sakıncası nedir?
Yazdığım makaleye değil de farklı yönlerimi ele alarak eleştiri yapılmasını haklı bulmuyorum. Ben Yönetici gözlüğü ile değil, gazeteci kimliğim ile yorum yapıyorum. Siyasetteki yerim ve de Pazarspor yönetiminde oluşum sadece beni bağlar. Aksine bunları yazılarımda hiçbir zaman gündeme taşımış da değilim. Bir kere yorum yapan kardeşim takım hakkında yaptığım yorumu ele almalı ve beni ?bu futbolcu senin dediğin gibi oynamadı? diyebilmelidir.
Pazarspor alt yapısında uzun yıllar hocalık yaptım. Az çok futbol bilgim de vardır.
Bu saygı değer bir eleştiri olur.
Yok efendim futbolcunun babasının etkisinde kalıyormuşum da veya bilmem başka şeyler?
Bu tür yaklaşımla yazdıklarımızı değerlendiren birkaç arkadaş da olsa şunu söylemek isterim; beni hala tanımadınız ise bundan sonra tanıyamazsınız zaten?
Bugüne kadar Allah?tan başka kimseye minnet etmedim. Kimsenin de etkisinde kalarak yazı yazmadım. Girin arşive bakın yüzlerce yazım vardır. Bir tane gösterin yazmayı bırakayım.
Bunun aksi yazılarımı sulandırarak farklı mecralara çekilmesine şiddetle karşıyım. Herkesin fikri ve görüşü kendini bağlar. Kimse benim görüşlerime karışamaz. Tabi bende bir başkasının görüş ve düşüncesine karışmam. Bunu önemli arz ettiğimden yazmak zorunda kaldım.

***

Gelelim maç yazımıza...
Geçen hafta lider Çankırıspor?dan alınan bir puan ve bu kez evimizde ligin dibine demir atmış olan Erzurumspor?dan alınan üç puan ilaç gibi geldi.
Evimizdeki maçlarda bizi yalnız bırakmayan Rize Valimiz Kasım Esen ile birlikte tribünde maçı seyreden Başkan Yangın ise alınan üç puan ile biraz olsun rahatladı.
Maça amigo Ersan ve ekibinin coşkulu tezahüratı eşliğinde başladık.
Aslında maçla ilgili yazacak kayda değer futbol oynanmadı.
Ä°ki tarafta son derece vasat bir oyun sergiledi.
Atılan gol olmasaydı maç berabere biterdi.
Pazarspor?da ilk yarı Mikail, Yunus Emre ve Fatih göze batan oyuncular oldu.
Erzurumspor?da ise ilk ve ikinci yarıda Ulaş ile Ahmet öne çıkan oyunculardı.
Takımda bulunan futbolcuların performansı ile ilgili açıklama bu hafta yapmayacağım.
Bu keza Pazarspor?un acil ihtiyacı olan açık tribünün kapatılması için buradan Rize Valimiz Kasım Esen?e çağrı yapıyorum.
Rize?yi 2.ligde temsil eden tek takım olan Pazarspor?a bugüne kadar yapmış olduğunuz destekleri biliyoruz. Ancak bunlar yeterli değildir. Maddi ve manevi desteğe şu günlerde çok daha ihtiyacımız var.
Kış yaklaşıyor. Yetersiz bulunan kapalı tribüne ek olarak açık tribünün de kış girmeden tamamlanması gerekiyor. Bunun için sizden yardım bekliyoruz.
Bir an önce stadın yapılması için çalışmalarınız bekliyoruz.
Pazarspor artık 2. Ligde zor anlar yaşasa bile kökleşmiş bir kulüp oldu.
Merkezi hükümetten en az Rizespor?a yapılan yardım kadar da olmasa bile destek bekliyoruz.
Erzurumspor karşısında alınan üç puandan dolayı Pazarspor ekibini, teknik heyet ve futbolcuları tebrik ediyor başarılarının devamını diliyorum.