GÃœNCEL
Başbakan: Neden bu hesaplar sorulmadı?
Başbakan Erdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı 10. Çalışma Meclisi Toplantısı'nda konuştu.
Ä°ÅŸçi
İşte Başbakan'ın konuşmasından satırbaşları:
Åžiddet hiçbir sorunda çözüm yöntemi olamaz. Bu yüzden, sendika, toplanma, örgütlenme hakkı vardır, grev hakkı, lokavt hakkı , demokrasi vardır. Åžiddet çözüm yöntemi olmadığı için sandık vardır. Åžiddetten medet uman siyasi parti en baÅŸta kendisini inkar eder ve çözümün önünde engel olur. Kendi varlığını inkar eder ve çözümün önünde bariyer olur.
Åžiddetin her türlüsünü dışlayacak, her alanda sorunlarımızı ÅŸiddetsiz bir ortamda diyalog ve uzlaşı ile çözmenin yollarını aramalıyız.
Ä°ktidara geldiÄŸimizden bu yana çok büyük engel ve dirençlerle karşılaÅŸtık. Yıkım senaryoları, tahrik ve kanlı senaryolarla karşılaÅŸtık. Ama yıkılmadık ve yılmadık. Bunların hepsini aÅŸtık. Reformlarımızı yaptık. Sendikaların üzerindeki örgütlenme özgürlüÄŸü üzerindeki baskıları kaldırmak için demokrasi mücadelesi verirken, darbe düzeninin devam etmesi için bu ülkede direnenler oldu. Statükonun ve devlete sirayet etmiÅŸ çetelerin yanında saf tutanlar oldu.
Hiçbirine aldanmadık. Direnç gösterenlerin bile özgürleÅŸmesini saÄŸlayan yine biz olduk. Yaptığımız reformlara direnç gösterenlerin de daha özgür ve demokratik bir ortamda hayat sürmelerini saÄŸlayan yine biz olduk.
Yakın bir zamanda kirli bir el partimize roketatarla saldırdı. Korkup geri adım mı atacağız? Hayır! Anamuhalefet partisinin genel müdürü bu saldırıyla ilgili akıl mantık dışı sorular soruyor. EÄŸer bu saldırılar ile ilgili soru soracağı biri varsa, o kanlı örgütle aynı yolda yürüyen ve kol kanat geren kendi milletvekilleridir. Åžiddeti yedeÄŸine alan her kim olursa olsun milletim ona cevabını verir. Biz bu saldırılardan asla korkmuyoruz korkmayacağız.
Cezaevi içinde bile olan hadiseleri görüyoruz. Kaçtılar ve emniyet teÅŸkilatımız bir tanesi hariç hepsi yakalandı. Bu mücadele yılmadan usanmadan devam edecek. Ancak bunlara kol kanat germek bu iktidarda mümkün deÄŸildir.
Sofralardaki ekmeÄŸi büyütecek reformları da yapacağız. Pazartesi günü demokratikleÅŸme açısından çok önemli bir aÅŸamaya giriyoruz. Kimsenin zoruyla baskısıyla deÄŸil sözünü verdiÄŸimiz için bu reformaları yapıp milletimize yeni ufuklar açacağız.
Åžartlar daha da iyiye gittikçe kardeÅŸliÄŸimiz daha da güç kazandıkça biz de reformlarımızı hayata geçirmeye ve ülkeyi büyütmek için ne gerekiyorsa yapmaya devam edeceÄŸiz. Demokratik haklar kadar çalışma hayatının sorunlarını da daha ilk günden çözüme kavuÅŸturmak en büyük arzumuzdu. Ancak bu konuda da 11 yıl boyunca da önümüzde engeller oldu. Ä°mkansızlıklar oldu. Buna raÄŸmen ekonomide ve demokratikleÅŸmedeki her geliÅŸmeyi çalışma hayatının tüm unsurlarına yansıtmaya gayret ettik. GeçmiÅŸten gelen hak kayıplarını telafi etmek önceliklerimiz arasında oldu. 5 milyon kiÅŸiye yeni istihdam saÄŸladık. Bir yandan istihdama yeni katılanlara iÅŸ ürettik, bir yandan da iÅŸsizlikle mücadele ettik. Artan nüfusa raÄŸmen iÅŸsizliÄŸi aynı noktada tuttuk hatta azalttık. Ücretleri enflasyona ezdirmedik. Alım gücünü arttırdık. Ä°ÅŸçi kardeÅŸimin de memur kardeÅŸimin de 11 yıl öncesine göre satın alma gücü mukayese edilemeyecek derecede kat be kat fazladır. Net asgari ücret 11 yıl önce 184 liraydı. Bugün 803 lira. Yani dört buçuk kat arttı. Artış oranı yüzde 336, reel artış oranı yüzde 68. En düÅŸük memur maaşını 1700 liralar seviyesine yükselttik. Artış oranı yaklaşık 5 kat.
Bunun yanında 1 Mayıs'ı tatil ilan ettik. Bugüne kadar hiçbir hükümet buna cesaret edemedi. Ama biz çalışanlarımızın taleplerine kulak verdik ve 1 Mayıs'ı tatil ilan ettik. Buna raÄŸmen bu hükümetin bu kararlılığı ve attığı adım maalesef bütün iÅŸçiler ve memurlar için söylemiyorum fakat belli bir kesim için iltifat görmedi. Marifet ise iltifata tabidir. Ä°nsanoÄŸlu bunu da bekler.
KEY ÖDEMELERÄ°
Müzakere diyalogla olur, masada kalmakla olur. Kendi arzusunu dayatmak deÄŸil karşısındakinin taleplerini de dikkate alarak orta yolu bulmakla olur. Sonuçta ortak bir nokta bulunur. Müzakere ve diyalog mekanizmasını bugüne kadar baÅŸarıyla çalıştırdık. Çalışma hayatının en önemli sorunlarından biri olan zorunlu tasarruf konusunu hemen gündeme taşıdık. Haftalarca müzakeresi yapıldı, örgütlerin bir çoÄŸu o müzakerelerde yer aldı. Ä°lgili bakanlarıma talimatı verdim. Bu iÅŸi çözeceksiniz dedim. Bir gece sabaha kadar konuÅŸuldu ve anlaÅŸmaya varıldı. Sabaha karşı sonuç açıklandı. 13 buçuk katrilyon olarak hem ana parayı hem nemaları hak sahiplerine biz ödedik. Bizden öncekiler neden ödemedi bunu. Onların bu sorumluluÄŸu yok muydu? Hala bunlar siyasetin içinde deÄŸil mi? Neden o hakkı onlara teslim etmediler. Onların maaÅŸlarından kesmek suretiyle gittiler maaÅŸ ödemeye çalıştılar. Konut edindirme yardımı dediler, yine para kestiler. Bunu da biz ödemedik. Niye onlar ödemedi? Parayı kesen onlar deÄŸil miydi? Neden bu hesaplar sorulmadı? Nerdeydi bu sendikalar? Ama biz bu talepleri beklemedik. Dedik ki devlet iÅŸçisine borçlu olur mu? Anında bunu çözdük. Ulus'ta Emlak bankasının depolarındaki çuvalları açtık ve herkese hakkını ödedik. Åžu ana kadar 3 buçuk katrilyon ödeme yaptık. VatandaÅŸ umudunu kesmiÅŸti. Biz arayıp buluyoruz senin devletten alacağın var diyoruz. Ödemeyi de yapıyoruz.
SOSYAL GÜVENLÄ°K KANUNU
Sosyal güvenlik kanununu burada bulunan her teÅŸkilatın katılımıyla beraber çıkardık. Asgari ücretin tespitini, iÅŸçi memur maaÅŸlarını hep birlikte müzakere, diyalog ile hamdolsun bir neticeye kavuÅŸturduk. Bu diyaloÄŸu azaltmadan mevcut sorunları da inÅŸallah çözeceÄŸiz. Ekonomik ve sosyal konseyi anayasal bir kurum haline getirdi. Konseyin yasasının çıkması gerekiyor. Salı günü Meclis açılıyor ve inÅŸallah bu yasama yılında bu yasayı da çıkarıp diyaloÄŸu daha da güçlendireceÄŸiz.
Henüz yorum yapılmamış.