Sosyal Medya

SPOR

Günü kurtarırken gelecek gidiyor

Onursal Başkan Mehmet Ali Yılmaz, tablonun çok kötü olduğunu söyledi...



Türk sporunun en önemli figürlerinden biri... Olimpiyat yasasını çıkardı, futbola özerklik getirip, kulüplerin profesyonel şekilde yönetilip, kurumsallaşmasının önünü açtı. Renkli, eğlenceli, karizmatik kişiliğiyle uzun yıllar futbolumuzun rengi oldu. Sadece kendi camiası değil, tüm futbol kamuoyu tarafından benimsendi, sevildi. Bordo-Mavili camia, ?dönme ihtimali? üzerine bile heyecanlanırken, o çok sevdiği Trabzon?un bu hallere düşmesini bir türlü içine sindiremiyor, ama kesin bir şey söylemiyor. Aslında o da isminin hep kriz anlarında ortaya çıkmasından çok memnun değil.

Geri dön çağrılarını dikkate alıyor ama belli ki gönül koyuyor, iade-i itibar istiyor... Trabzonspor?u bir dünya markası haline getirmek için tüm enerjisiyle çalışırken, yapılanları kendine reva görmüyor... 2000 yılındaki kongreyi kendi açısından bir milad olarak kabul ediyor... Ancak ağzından ?döneceğim? diye bir şey çıkmamasına rağmen gözleri bu kez pozitif sinyaller saçıyor... Mehmet Ali Yılmaz ile Etiler?deki konutunda bir araya geldik... Uzun uzadıya Trabzonspor?u konuştuk. Keyifli dakikalar geçirdik. Sorularımıza verdiği samimi cevaplarla hem camiaya ışık tuttu hem de önemli fikirler verdi.

- İsminiz heyecan yarattı. Şimdi yeni soru aday oluyor musunuz? Aday olma şartlarınız nedir?
- Şimdi taraftarların camianın heyecanlandığını görüyoruz ama o taraftarlar ve camia olaylara her zaman kalp gözüyle bakmadı. Bazen kahvelerde hurafelere, dedikodulara da inananlar oldu. Örneğin 2000'deki kongre... Beni sahiplenmeliydi o zaman bu taraftar. Çünkü ben sahiplenilmeyi hak eden, bunun için belli işler yapmış, onuruyla-şerefiyle çalışmış biri oldum hep. Kendi kaynaklarımla yıllarca hizmet ettim, başka bir şey yapmadım. Böyle insanın ancak heykeli dikilir, dokundurulmaz. Ama bu sahiplenme olmayınca benim gibi insanlar da bu işten kaçar. Mehmet Ali Yılmaz gibi bir insana bunlar yapılıyorsa bize neler yapılır endişesi oluştu. Ben şimdi onları yaşamış biri olarak, 'tamam, geliyorum' demem. O itibarın iade edilmesi lazım.
 - Genel kurul yoluyla mı olur, nasıl olur bu?
- Onore edilmem lazım. Yoğun birşey, tepki lazım yani. Beni istemediğini söyleyenlerin bile istediğini biliyorum. Şimdi bunun herkes tarafından bilinir hale gelmesi lazım. Genel kurullar doldurma şekilde yapılıyor. Meseleleri bilinçli üyelerle tartışmak lazım. Başkanlığa aday olanların kim olduğunu, vaatlerini yapıp yapamayacağına bakmak lazım. Ona teslim edeceğiniz gönlünüzdür çünkü. O yüzden genel kurulun aklı başında bir ortam olması lazım. Yani onun bunun aidatını yatırdıklarıyla olmamalı. Bu bir çok kulüpte böyledir, Trabzon'da biraz daha fazladır. Yani yönlendirilebilir üye sayısı bizde daha fazla. Zaten o bilinçle, yarın birgün hesabı yapılarak üye yapılıyor... Bu kulüpler herkese emanet edilmemeli.
 - Trabzon'da ilginç bir durum var, Ä°stanbul yönetilse tepki oluyor, Trabzon merkezli olsa baÅŸka eleÅŸtiriler geliyor? Neden daha yaygın bir yönetim profili yok?
- Bu benim zamanımda vardı, Trabzonlu olmayan birçok kişiyi de katkı sağlaması için almıştık yönetime. Her konuşan tanınıyordu yani kamuoyunda. Şimdi bu tip kişilerin yönetimlere girmemesinde bana yapılanların çok etkisi var. Hem para verecek hem vakit verecek, sonra bir zibidi çıkacak konuşacak. Uluslararası bir takımsın ama böyle Trabzon kapsamlı olsun diye tutturuyorsun. O zaman mahalli ligde oynasın sadece. Oradaki arkadaşların elimizden kaçar endişesi bu duruma getiriyor. Bir Rus gidip, Arap gidip dünyaca ünlü kulüpleri alıyor. Bu iş profesyonelliğin getireceği sonuç. Kulüpler parası olan ve saygın insanların yöneteceği bir yer. Kulübün yetişemediği yerde cepten koymak lazım. Benden sonra gelen kimsede böyle birşey olmadı. Bütün başkanların kulüpten alacağı var bir kez bizimkinin yok.
 - Yönetim 'devam' kararı aldı. Ve, "Kongre isteyen imza toplasın" boyutuna taşındı durum. Bu yol mümkün mü?
- Şehirle karşı karşıya gelmek gibi bir durum yaratır bu. İşte tribün desteklemiyor artık belli. Zamanı gelince gideriz de gideceğiz, bize verilen süreyi kullanmak ve her şeyi düzeltmek istiyoruz da denilebilir. Ama bu gibi yollar varken imza toplansın demek tuhaf. Kızgınlıkla verilmiş bir tepki olarak görüyorum ben.
 - Son dönemlerde saha içine de dışına da transferler yapıldı. Sonuçlarını baÅŸarılı buluyor musunuz?
- Sonuçların başarılı olup olmadığı sahada görülüyor zaten. Yani fiyat-verim karşılaştırması kolayca yapılabilir. İşte takımınızdaki birçok yabancıdan istenen verim alınamıyor, bazıları hiç oynamıyor, bazı alınanlar için söylenen çok çirkin şeyler var... Zamanında bazı kulüplerin dörtte bir fiyatına almadığı oyuncular Trabzonspor'a çok farklı rakamlara getirildi deniliyor. Menacer durumları tartışılıyor. Bunların toptan bir aydınlatılması lazım ki, kimse çirkin şeyler konuşmasın, bu laflardan kurtulmak lazım.
 - Oyuncuların iddiaları, yönetimin yanıtları var? Niye bu iÅŸle
- Otorite yok gibi duruyor tabi. Yönetim kurulları dara düşmüştür, kaynak ararken, ödemelere yetişmeye çalışırken, ödeyemezsek ne olur diye düşünürken bazı sıkıntıları atlıyor tabiki. Görev dağılımı güç ile ilgili bir şey sonuçta. Hata yapılmaz da demiyorum, ama tutmayanı göndermek güçle olur. Kimse yüzde yüz isabet sağlayamaz bu işlerde.
- Kayboldu mu her şey? Ne kadar zamanda ve nasıl kazanılacak?
- İtibar kolay, hemen yarın kazanılır. Ekonomik yapıya ise bir çözüm bulmak lazım. Kim yaptıysa bu borcu onlara ödetmek, şirket üzerinden yaptıyla şirketi onlara vermek lazım. Aksi halde gelecek olanın bunun altına girmesi daha da batırır. Takımın değeri de düşüyor başarı olmayınca. Şimdi kime talip var bizim kulüpten. E dediğim gibi eldekilerin de neredeyse tamamı şampiyonluğa oynayanların listesinde olmayanlar. Harcanan para şampiyon olunacak kadar ama sonuç ortada. Kulüp yönetmek zor iş. Ama gelenlerin bu işleri bilerek, çözümler üreterek, hazır gelmesi lazım. Geldikten sonra ağlamak olmaz. Bizde adet geldikten sonra böyle isyan etmek. Destek isteyebilir ama başarı sağlandıktan sonra destek gelir. Şimdi çıkıp, 'Yıldız alacağım' demek de iş değil. Kime göre yıldız. Sen kime yıldız dersen odur. İşte gelecek olanların tüm projeleri, her şeyi gelmeden önce tartışılmalı.

?Tesisleri yıkanı
gider alkışlarım?

Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri?nin havalimanının genişletilmesi çerçevesinde yıkılması gündemde... Bunu nasıl karşılarsınız?

O tesisleri yıkacak adamı Trabzon?a gider alkışlarım. Kolay mı bu işler; biz gidelim Trabzon için Trabzonspor için bir iş yapalım sonra yıkılsın... O zaman kim bir daha Trabzonspor için bir şey yapar ki, yıkılacaksa. Ayrıca denildiği gibi havalimanına verilmesi de söz konusu olamaz. Mühendis adamız, zamanında her şeyi düşünerek yaptık oraları. Havalimanı yüksektedir, tesisler ise çok aşağıda... Müthiş bir kot farkı var yani. O farkı kapatmak da hiç kolay değil. Bazıları için ismimin rahatsızlık vermesi, kıskançlık yaratması, birlikte çalıştığım, başkanlığını yaptığım insanların böyle davranması inanılır gibi değil.

?Dördüncü olmak için
bu kadro çok pahalı?

Bu takım içerisinde sizi heyecanlandıracak, yıldız diyebileceğiniz, kadroda görmekten keyif aldığınız isimler kimler?
Benim böyle değerlendirebileceğim kimse yok, senin var mı... Şimdi anlık çıkışları olan futbolcular gelebilir herkesin aklına yıldız diye. Mevcutların arasında iyi diyebilecekleriniz Trabzonspor?un kadrosunda alternatif olması gereken nitelikte. İşin kötü yanı, gidenlerin yeri dolmuyor. Fatihler, Gökdenizler gitti, paralar kazanıldı, yerlerindekilere bakın... Satılmaz demiyorum, satılabilir ama Trabzonspor bu işi sadece kar mantığı ile yapmamalıydı. Satmalı, aynı paraya, hatta üzerine koyarak oyuncu almalıydı. Şimdi diğer büyükleri imrendirecek, onların iştahını kabartacak kaç futbolcumuz var bir düşünün. E haliyle bu durum saha sonuçlarına da yansıyor. Ayrıca işin bir başka garip yanı da, madem siz sıradan bir takım kurdunuz, borç niye bu kadar artıyor. Zaten Trabzonspor?un forması her zaman ilk 4?te olabilir. Yani bu kadro ligde dördüncü olmak için çok pahalı.

?Aziz Yıldırım
iyi yapıyor?

Yönetim zaman zaman camianın ilgisizliğinden yakınıyor, ?VIP?te bilet satamıyoruz? diyor. Bunun sebebi ne peki? Neden ilgisiz insanlar?

Bu işler iyi takım ister. Siz sahada iyi takım oluşturursanız insanlar koşa koşa gelir zaten siz çağırmadan. Bakın bu işi Fenerbahçe?de Aziz Yıldırım çok iyi yapıyor. Gidiyor her sezon giden olmasa da ilgi çekecek birini mutlaka getiriyor. Sonra da milyon dolarlık stat gelirini yakalayabilir. İyi futbolcu izlemeye, başkasında olmayanı görmeye geliyor, loca alıyor. Bu işlerin nasıl döndüğünü de böylece herkese gösteriyor.
?Günü kurtarırken
gelecek gidiyor?

Mali tablo ürkütür mü bu işe talip olacakları? İçinden çıkılmaz durumda mı?

80 milyon TL olduğu söyleniyor ama ödenmeyen temettülerle beraber 130 milyon TL?leri bulduğu konuşuluyor. Borsaya açılma işi ve devamı sıkıntının temel etkenlerinden. O zaman da söyledik bu işin yanlışlığını ama günü kurtarmaya ihtiyaçları vardı. Şimdi de benzer şeyler yapılıyor. Geleceğe dair alacaklar şimdiden tahsil ediliyor, harcamalar yapılıyor. Yani ipotek altına alınıyor gelecek. Bu durum gelecek olanları, gelmeye niyeti olanları engeller. Kulübün dibine dinamit koyuyorsunuz. Tüm bunları üstlenecek bir baba yiğit bulamazsınız.

?Takımda en az 5-6
Trabzonlu bulunmalı?

?Trabzonspor?un kadrosunda mutlaka 5-6 Trabzon kökenli futbolcu bulunmalı. Aksi halde bahsettiğim gibi gidenlerin yerini dolduramazsınız. Ama Trabzonlu oyuncularımız olsa, alttan gelenleri de imrendirirsiniz, onlara bir hedef gösterirsiniz. Bu da es geçilmemeli. Hepsi gönderildi, Hüseyin gitti, Fatih gitti, takımda Trabzon ruhunu taşıyan oyuncu sayısı azaldı. Bu nedenle altyapınız da üst yapıyı layıkıyla destekleyemiyor.?

?Bırakıyorum diyen
başkan bırakmalıdır?


Sadri Şener ve ekibi neyi yanlış yapıyor, niye bu sürece girildi, ne yapmalılar bu havanın değişmesi için?

Bilgilendirmek lazım, şeffaf olmak lazım. Bu taraftarı umutlandırmalılar. Borç var evet, ama şunlar şunlar da var denilmeli. Kongreye gitmemek, orada kalmak istiyorsanız umudunuz var demektir. Taraftarlar bunun için endişeli. Ne olacak, durum ne acaba gerçekten diye korkuyor, tedirgin oluyor haliyle.

Bu mu sebep? O yüzden mi girildi bu havaya? Ki daha önce başkan kongreye gitti, rest çekti, bunlar yaşanmadı...

Evet, bırakıyorum dedi bırakmadı. Başkana inanmaz artık kimse. Bir başkan bırakıyorum derse bırakır. Oyuncak değil, koca kulüptür. Bırakacağım diye kongreye gideceksiniz, sonra tekrar aday olacaksınız. Dönüyorsanız, kamuoyunun kabul göreceği bir dönüş nedeni oluşmalı. Ancak o zaman olur. Kimse şimdi tekrar niye döndü bilmiyor. Yanlış anlaşılmasın. Hepsi arkadaşımdır, hep destek verdim. İyi olsun istiyorum. Adımın çıkması da daha iyi çalışmaya iter herkesi. Sonuçta rütbeleri yüksek adamım. Geçmişim bilinir.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.