BÖLGEDEN
Güle Güle Sayın Valim;Seni Unutmayacağız
Trabzon Devlet Tiyatrosu'nun Rize'de sergilediği "Düğün ya da Davul" adlı oyunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eleştirilmesine Rize Valisi Kasım Esen tepki gösterdi
Vali'den Erdoğan'ı eleştiren oyuna tepki
Trabzon Devlet Tiyatrosu'nun Rize'de sergilediği "Düğün ya da Davul" adlı oyunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eleştirilmesine Rize Valisi Kasım Esen tepki gösterdi. Salı akşamı Rize İsmail Kahraman Kültür Merkezi'nde Haşmet Zeybek'in yazdığı, Volkan Özgömeç' in yönettiği oyunu Esen de izledi.
Oyunun bir bölümünde oyuncular izleyenlere dönerek, "Başbakan kimden korkar?" sorusunu yöneltti. Daha sonra oyuncu kendi sorusunu "Başbakan ABD'den korkar" diye yanıtladı. Oyun içinde ayrıca Erdoğan'ın söylediği "Ananı da al git", "Burası yan gelip yatma yeri değildir" şeklindeki sözler de kullanıldı.
Bazı izleyiciler bu sözlere tepki göstererek salonu terk etti. Türkiye'nin özgür bir ülke olduğunu kaydeden Vali Esen ise şunları söyledi:
"Sanat özgürce yapılabilmelidir. Ama devletten maaş alan bir tiyatro ekibinin, oyunlarında siyasi mesaj vermesi etik değil. Oynadıkları oyun programda olan bir oyundur. Eğer senaryoya uymamışlarsa, bir suç işleyip kuralı ihlal etmişlerse gerekli inceleme yapılır. " Söz konusu diyalogların oyunun metninde bulunduğu ve Trabzon'daki temsillerde de aynen kullanıldığı öğrenildi.
Silah anlaşmazlığı
RİZE Valisi Kasım Esen, Başbakanlık İnsan Hakları Komisyonu?ndan aldığı görüş çerçevesinde kurum ve kuruluşları bundan böyle kurtuluş törenlerinde silah kullanmamaları yönünde uyardı. Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı ise bu talebe tekpi göstererek ?Eğer kurtuluş bayramı kutlanıyorsa hele de Rize?de kutlanıyorsa silah yasaklanamaz. Kaldı ki, kurtuluş temsili yapılıyorsa bunu bale gösterisiyle temsil edemeyiz? dedi.
Rize Valisi Kasım Esen, bundan sonra düşman işgalinden kurtuluş törenlerinde silah kullanılmaması gerektiğini söyledi.
Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı ise temsili kurtuluş törenlerinin bale gösterisi yapılarak canlandırılamayacağını açıkladı.
Rize'nin düşman işgalinden kurtuluşunun 87. yıldönümü kutlamaları sırasında öğrencilerin kuru sıkı silahlarla ateş etmesi üzerine başlayan silah tartışması sürüyor. Rize Valisi Kasım Esen, konuyla ilgili Başbakanlık İnsan Hakları Komisyonu'ndan fikir isteyerek gelen cevap üzerine bundan böyle kutlama komitesinden silah kullanımını yasaklamalarını isteyeceklerini belirtti. Kasım Esen, yaptığı açıklamada, gelen görüşleri masaya yatıracaklarını belirterek "Kuru sıkı silahlarla ilgili kanun var. Geliştirilmiş yeni bir yönetmelik var. Birkaç ay oldu. Anayasada ilgili hükümler var. Bizim kutlama komitesi bunları inceleyecek. Bizim kurtuluş günlerinin kutlanması da lazım. Bununda bir yönetmeliği var. Bu yönetmelik çerçevesinde değerlendireceğiz" dedi.
Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı ise bu talebe tepki göstererek temsili kurtuluş canlandırmalarında silah kullanılması gerektiğini belirterek, "Bu tür bayramlar kutlanmalı mı kutlanmamalı mı ? Bu tartışılabilir. Bu da bizim dışımızdaki bir mesele. Eğer kurtuluş bayramı kutlanıyorsa hele bu Rize'de kutlanıyorsa Rizeli'nin özünde örfünde silaha bir tutkunluk, yakınlık var. Bunu yasaklamanın doğru bir karar olduğu kanaatinde değilim. Kaldı ki bir kurtuluş temsili yapılıyorsa bunu bale gösterisi ile temsil edemeyiz. Doğal olarak geçmişte olduğu gibi bugün de temsil anlamında silah kullanılması gerekiyor."
Balda sanayi artığı çıktı
RİZE Valisi Kasım Esen, yapılan analizlerde bazı ballarda sanayi artığına rastlandığını belirterek üreticileri uyardı. Esen, üretimdeki birtakım hataların bu duruma neden olduğunu kaydederek, üreticileri dikkatli olmaya çağırdı.
Rize Valisi Kasım Esen, yapılan analizlerde bazı ballarda sanayi artığına rastlanıldığını belirterek üreticileri uyardı.
Vali Esen, Rize?de üretilen ballarda yapılan analizlerde sanayi artığına rastlanıldığını belirterek yaptıkları incelemede buna üretimdeki bir takım hataların neden olduğunun tespit edildiğini belirtti. Bal üreticilerini bu konuda dikkatli olmaya çağıran Vali Esen, "Rize?de üretilen balları analiz ettirdiğimizde bazılarında sanayi atıklarına rastlandı. Bunun nedenlerini araştırdığımızda araştırdığımız da, bal mumunu saklarken kullanılan naftalin ile bal sağımı sırasında kullanılan dumanın plastik atıklarından yapıldığı gördük. Üreticilerimizin bu iki konuya dikkat etmelerini istiyoruz" dedi.
Organik bal üretimi yapılan bölgelerde de üreticilerin suni tatlandırıcı yiyecek atıklarını, poşetlerini, ambalajlarını yerlere atmamaya özen göstermesini isteyen Vali Esen, Rize?de arıcılığın sağlam temeller üzerinde oturması için herkesin gerekli hassasiyeti göstermesi gerektiğini ifade etti.
Modacı Faruk Saraç'tan Rize Bezi'ni tanıtım atağı
ORGANÄ°K ÃœRÃœN
Sektörde pazarlamanın rolünün büyük olduğunu dile getiren Faruk Saraç sözlerini şöyle sürdürdü: "Var olan ham maddeyi nerede kullanacağınız önemli. Rize Bezi'ne profesyonel bir gözle bakmak gerekir. Rize Bezi'nin organik ürün gibi işlenmesi gerekir."
Rize Valisi Kasım Esen Yalova?yı ziyaret etti | |||||||||||
Termal eski Kaymakamı ve şimdi Rize Valisi olan Kasım Esen, Yalova?da özlem giderdi. Yalova?yı her zaman çok sevdiğini kaydeden Vali Esen, ildeki gelişmeleri de yakından takip ettiğini söyledi. 1996 ? 2001 yılları arasında Termal Kaymakamlığı?nda bulunan Kasım Esen, yaptığı çalışmalar ve halka yakınlığı ile çok seviliyordu. Termal Kaymakamlığı?ndan Kırklareli Vali Yardımcılığı?na atanan Esen, daha sonra İstanbul Kadıköy Kaymakamlığı görevinde bulunmuştu. 3 yıldır Rize Valiliği görevini sürdüren Kasım Esen, önceki gün Yalova?ya gelerek YADEM Tesisleri?nde Belediye Başkanı Barbaros Binicioğlu ile görüştü. Ardından Termal?e geçen Vali Esen, Termal Belediye Başkanı İsmail Atik?in konuğu oldu. Kasım Esen, Yalova?nın sürekli geliştiğine de dikkat çekerek, ?Çok sevdiğim ilin kısa sürede önemli gelişim göstermesi beni çok memnun ediyor. Yalova?daki her gelişmeyi basından takip ediyorum? dedi. Bülent Güler Vali Esen?den Çarpıcı Açıklamalar
Rize Valisi Kasım Esen?in, sözleri gündeme damgasını vuracak.
Rize Valisi Kasım Esen?in, sözleri gündeme damgasını vuracak. İşte Esen?le yapılan söyleşi....
Soru 1: İlimize çok sayıda yabancı turist geliyor, bu turistlerle ilgili bazı kişiler kaygı duyuyor, bunları maksatlı buluyor, sizin görüşünüz nedir? Cevap 1: Milliyetçilik su gibidir, yağmur gibidir, su nasıl canlılara hayat verir ise de; milli duygular, geleneklerimiz, göreneklerimiz kısaca milli değerlerimiz, vatan ve millet sevgimiz, vatanın korunması ve bekası milletimizin istikbali açısından bize can verir, kan verir. Ama aşırı yağan yağmur sel ve heyelana sebebiyet veriyor ise kışkırtılmış ve toplum mühendisliğine dayalı milli sanılan modeller ayrılıkçı ve eğilimleri ve başka milletlerin ulusalcılıklarını körükleyebilir. Kuşkusuz Türkiye Cumhuriyeti Devletinin yabancıların ve özellikle yabancı şirketlerin hassas yörelerdeki faaliyetlerini kamu yararı açısından değerlendirme hakkı vardır ve bu hakkı kamu yöneticileri, Milli Güvenliğimiz yönünden kullanırken yabancı düşmanlığını körükleyici, yabancıların can güvenliğini tehdit edecek açıklamalardan uzak durmak zorundadırlar. İlimizde yabancıların dağları ziyaret ederken yerel rehber bulundurma şartını ve Kimlik Bildirme Kanununu Jandarma Komutanlığı titizlikle uygulamaktadır. Türk Milleti kendi kültürüne bağlı, (Kökü mazide bir Ati) anlayış ile dinamiklerine sahip çıkar, ?Yurtta Barış, Dünyada Barış) ilkesini çağa göre yorumlar ise dünyanın her yerinde barış içinde yaşayabilir, özgüveni olanlar başkalarından korkmaz. Ülke toplam Bakır rezervinin %75 i, Çinko rezervinin %70 i, Kurşun rezervinin %52 si bölgede bulunmaktadır. Altın ve Gümüş rezervleri, hidrolik santraller, fauna ve flora açısından Valiliğimizce bölgede çalışan şirketlerin ve faaliyetlerin yakından takibi milli menfaatler icabıdır. Soru 2: Terör Örgütü mensuplarının Karadeniz?e açılımı amacıyla eylem yapmalarının gerekçesi nedir? Cevap 2: Karadeniz İnsanı Türk Milletinin yağmurudur, suyudur, canlılığıdır, ülkeye bereket verir, yağmur verir, dünyanın her yanına yayıldığından Devletimizin fahri temsilcisi ve ticaretimizin oksijenidir. Oksijen havada %21 nispetindedir ve bunda bir hikmet vardır. Yağmur berekettir ama aşırı yağar ise sele dönüşür. Karadenizlinin milli duygularını istismar ederek kendi etnik milliyetçilik ve bölücülük faaliyetlerini beslemek isteyenler vardır. Aslında Karadeniz?e eylem amaçlı gelen teröristler bir çeşit intihar eylemcisi gibidirler. Terör örgütlerince Karadeniz?e gönderilen teröristler, psikolojik tedavi gören, örgüt içinde iken her şeyini kaybedip bitmiş olan ve bunalıma girenler arasında seçilen intihar kobayı kişilerdir. Karadeniz?e gelmeyen örgüt mensupları bir şekilde örgüt içi infaza kurban gitmektedir. Örgüt hem bu kişilerden kurtulmak, hem küçülmediğini hissettirmek, hemde Karadenizli üzerinden ülkenin mayasını bozmak için eylem üretmektedir. Türkiye terörle mücadelesini kararlı bir şekilde sürdürürken demokratikleşme ve reform sürecini hızlandırmıştır. Bölge halkının demokratikleşmesinin etkisiyle örgüt paralelinde hareket eden siyasi yapılanmalara yeterli destek vermemesi sonucu, Karadeniz?e açılarak provokasyon ve tahrik gücü yüksek eylemlerle Güneydoğulu vatandaşlarımıza Karadeniz?de çay, fındık toplatmıyorlar, inşaatlarda çalıştırmıyorlar, insanımızı linç ediyorlar propagandasıyla demokratikleşmenin önü kesilmek ve kandan beslenmek istenmektedir. Terör örgütü Devlet tarafından muhatap alınmamaktan dolayı tedirgindir. Ve bu tedirginlik kendini destekleyen güç odaklarının ülkemiz üzerindeki etkinlikleri konusunda kuşkuya dönüşmüştür. Karadeniz?de yapacağı eylemlerle; örgüte ve yabancı ülke vatandaşlarına karşı kontrolsüz tepkilere yol açabilir ise; DOLAYLI MUHATAP BULMUŞ OLACAKTIR. ÖRGÜTÜN TAHRİK ETME ve TAHRİK OLMA TEMELLİ KARADENİZ AÇILIM STRATEJİSİNE VERİLECEK EN ÖNEMLİ CEVAP KORKU ve PANİ?E KAPILMAMAK, SERİNKANLI ve BASİRETLİ OLMAKTIR. GÜÇSÜZ ve ZAYIF TERÖRİSTLER; KARADENİZLİNİN GÜVENLİ KİŞİLİ?İNDE SARSINTI OLUŞTURARAK HAYAT BULMAK İSTEMEKTEDİRLER. TERÖR ODAKLARINI KONTROL AMAÇLI ELLERİNDE TUTANLAR DÜNYAYI KONTROL EDECEKLERİNİ SANIYORLAR. Ve bu amaçla; Karadeniz?in müteşebbis insanını Dünyadan soyutlamak için cinayet işleme zemini veya suç bataklığı şeklinde bir imaj oluşturup; yabancı düşmanlığını da körüklemek isteyebilirler. Bunun için turistlere ve yabancılara Türkün misafirperverliğini göstermeliyiz. Yine; tehlike ticaretini bilerek veya bilmeyerek yapanların kışkırtıcı sözlerinin etkisinde de kalmamalıyız. Ama saf yerinde de konmamalıyız, gaflet ve delalet bataklığına düşmemeliyiz. Her şeyi akıl süzgecinden geçirmeliyiz; Milletimizi tecrit edecek ?DÜNYADAN KARADENİZLİ DIŞLAMA OYUNUNA? gelmeyelim. Soru 3: Karadeniz?i bekleyen sosyal tehlike varmı? Cevap 3: Karadeniz?de özellikle Rize?de ailelerin gelir düzeyleri son yıllarda artmasına rağmen tüketim kolaylığı sağlayan çağdaş araçlar sebebiyle giderlerin daha çok artması ve ailelerin kendilerinin yoksullaştığı duygusuna kapılmaları, çocukların internet kafeler?de, erkeklerin kahvelerde, kadınların hem evde hem tarlada iş yapmak zorunda kalmaları sebebiyle ailesiyle birlikte yaşayamayan insanların oluşturduğu bir sosyal yapıda maddi ve manevi mutluluğun sağlanmasında artan zorluk, uzun vadede sosyal bir dışlanma olarak karşımıza çıkabilir. Bu sebeple; Mahalle eğitim projemiz, kahvehanelerde eğitim, komşunu ve çevreni tanı, sosyal riskleri azaltma projeleri, okul öncesi eğitim çalışmaları hayatı öneme haizdir. Ve Valiliğimiz çok sayıda sosyal proje uygulamaktadır. Soru 4: Rize?de organize suç örgütleri varmı? Cevap 4: Son yıllarda sık sık haksız yere büyük şehirlerdeki oluşumlar bölgeye mal edilmektedir. Bu bir haksızlıktır. Dünyanın büyük devletleri; suçun örgütsel olarak küreselleştiğini, silah, uyuşturucu, vb. faaliyetleri yapanların insanlık suçu işledikleri tespitiyle; Bu tür suçların oluştuğu zeminleri, siyah bölge veya kör nokta olarak nitelemektedirler. Bölge insanının geleneksel olarak ailesine, milletine, devletine sahip çıkma içgüdüsüne dayalı muhafazakârlığını saptırmak, Türkiye?nin mayasının bozulmasına sebebiyet verebilir. Şu anda Rize?de uluslar arası faaliyet gösteren veya bölgesel bir güce sahip organize bir suç örgütü yoktur. Kadın ve çocuk kaçakçılığı, yasadışı göçmen kaçakçılığı, nükleer madde kaçakçılığı, terör örgütlerine yönelik silah kaçakçılığı, organ kaçakçılığı, terör örgütlerine yönelik para aklama gibi faaliyetler kapmasında organize suçlar ilimizde görülmemektedir. Örgütlü suç, devleti yalnızca dışarıdan aşmaz; Devlet aynı zamanda içeriden parçalanır, suç kartellerince Devletin kurumlarının yıpratılması, işlevsizleştirilmesi, demokratik siyasetin yozlaşması sağlanır ve örgütlü suça zemin hazırlanarak insanlardan umut yok edilir, yönetici ve siyasetçiler çürütülür, kaos ortamı olursa örgütlü suç fideleri boy verir. Karadeniz?de bu açıdan örgütlü suç bataklığı mevcut değildir. Soru 5: Rize?de yapmak istediğin nedir? Cevap: Toplumsal bir uyanışın yeşermesini sağlayacak bir bahçıvan olmak, yani dünyada yeni bir toplum uç veriyor. İletişime dayalı Ağ toplumunun, bilgi toplumun yıldızları yağmur ülkesinin insanları olsun. Sadece siyaset bölge kalkınması için yeterli değildir. Bugünün dünyasında siyası imkânlardan çok bölge insanının küresel bir oyuncu olarak kültürel kodlarıyla hayatı temsil etmesi sağlanmalıdır. Dünya Rizeli?ler Günü bu amaçlıdır. Bu gün için kültürel savaşlar enformasyon çağının iktidar savaşlarıdır. Rize Merkez, Çayeli, Güneysu, Pazar, Ardeşen, Fındıklı, İkizdere kültür merkezlerine veya halk eğitim merkezlerine önem vermem Rize?li sivil toplum örgütlerini desteklemem bundandır. Artık istikrarlı iktidar elitleri olmayacaktır. İktidarın kaynağı kültür ve sermayedir. Soru 6:Suç işleyenleri hapishaneye göndererek güvenliğin sağlanacağına inanıyor musunuz ? Cevap 6: Hapishane toplumu suç kültürünü yeniden üretir, ilerletir. Böylece hapishaneye düşenler toplumsal bakımdan damgalandıklarından gerek iç dünyalarında ki kırgınlıklardan ötürü toplumsal bütünleşmeyi sağlayamazlar ve yeniden suç işlerler. Cezaevinden çıkanların birkaç ay sonra suç işleyerek cezaevine düşmeleri bundandır. Ve Rize?de bunu gözlemlemekteyiz. Şiddetin ve acımasızlığın kol gezdiği sosyal yapı ve mekânlar, suçlu üretir. Suç meselesini halletmek amacıyla daha fazla hapishane yapmak, ölümcül bir hastalığa çare olsun diye daha fazla mezarlık yapmaya benzer. Cezaevleri; toplumsal sorunları, insan yapımı cehennemle sınırlamadan öteye bir şey ifade etmez. Suç işleyenleri gayrı meşru kılmak, kitlesel bir cezalandırma olup, sosyal, ekonomik, siyasi kökenleri bulunmaz ise, intihardır. Soru 7: Karadeniz?de özellikle silah kaçakçılığı ve silah taşımayla ilgili haberlerin etkisi ne olur? Cevap 7:Bu tür haberler, sık ve abartılı tekrar edilirse; bölge ekonomisi ?Küresel suç ekonomisi? gibi gösterilerek bölge insanı çağdaş dünyadan dışlanabilir. Soru 8: İpsiz Recep ve Tevfik İLERİ?yi niçin önemsiyorsunuz? Cevap 8: Rize?nin geleceği kültürel şifrelerindedir. Türk Milleti için önder olanları yaşatmak milleti yaşatmaktır. Tevfik İLERİ; Çanakkale şehitliğinin kurulması ve şehitler için abide yapılmasını ve ilk şehitleri anma gününün tertibini yapmasıyla Milli kuşakların tarih bilincine imza koymuştur. İpsiz Recep; Rize insanın yiğitlik destanıdır. Bunun için hayatları flim veya belgesel yapılacak ve başlatılan çalışmalar sonuna kadar desteklenecektir. Rize ili, milli şuurun yağmurla beslendiği mümbit topraklara sahiptir. Soru 9: HES Santralleri yapımı asayişi etkiliyor mu? Cevap 9:Rize bölgenin 14571 (GWh / yıl olan) enerji potansiyelinin (51656GWh/yıl)ile 1/3 üne sahiptir. Toplam 61 adet HES santrali müracaatı vardır. Türkiye?nin hidrolojik enerji kaynaklarının büyük bir kısmı Doğu Karadeniz?de ve bu bağlamda Rize?de yer alır. Keban kadar ilimizde enerji üretimi söz konusu olduğundan yapılacak tesisler, değişik gruplarca yakından incelenmektedir. Bazı sivil toplum örgütleri ve bazı vatandaşlar HES?lere karşıdır. Küresel Eylem Grubu, Fındıklı Derelerini Koruma Grubu, Ekşioğlu Vakıf ve Dernekleri, GOLA Kültür, Sanat ve Ekoloji Derneği, SD, Çay ?Sen, ADD ile muhalif birkaç partinin yerel şubeleri, Tek- Gıda-İş, Halk evi, Herkese Sağlık Gelecek Platformu, Senoz Vadisini Koruma Platformu, Tema Rize Temsilciliği, Derelerin Kardeşliği Platformu gerek ilimizde gerekse İstanbul?da mitingler aracılığıyla basın açıklamalarıyla HES?lere karşı bazı olumsuz tepkiler vermektedirler. Mansaba bırakılacak can suyu, çevrenin ve ekolojik dengenin bozulması, kamulaştırma ve çevre tahribatı başlıca itiraz gerekçeleridir. Yöresel taleplerden haklı olanları, dere yatağına bırakılacak su miktarının yeniden belirlenmesi, projelerin inşa aşamasında tünel sisteminin tercihi, havzalar arası su transferinin önlenmesi, etkin bir denetim sisteminin kurulması, kaplıca kaynaklarına ve ekolojik dengeyi bozduğu veya bozacağı anlaşılanların iptali gibi öneriler ile Vadilerin bütüncül planlaması ile derelere akıtılan atık suların arıtılması gibi öneriler Valiliğimizce hükümete iletilmiş ve önemli ölçüde kabul görmüştür. Enerji kavgalarının olduğu dünyamızda kuşkusuz HES santralleri yapımı aşamasında yöresel ve kişisel menfaat beklentisi olanlarla, uluslar arası enerji kavgası veren ülkemize enerji satmak için oluşan ortamı kendi amaçları doğrultusunda kullanmak isteyenlerin çevresel kaygılarla hareket eden veya derelerin zarar göreceğine inanan samimi insanların arasına karışması olağandır. Devletin görevi; sürdürülebilir bir çevre anlayışı ile enerji ihtiyacını karşılamak için yöre insanının sesine de kulak vermek ve haklı talepleri karşılamak, kaygıları gidermek, adil bir yönetim sergilemektir. Soru 10:İlimizde Sendikalar arasındaki mücadele genel asayişi etkiliyor mu ? Cevap 10: Çay Rize?de hayat demektir. Dolayısı ile Çay sektörü Rize halkının can damarıdır. Çay-Kur?da çay sektörünün kalbidir. Sudan sonra Türkiye?de en çok içilen içecek çaydır. Çay sektöründe Çay-Kur?a ait işyerlerinde yetkili sendika olmak; bu konuda uğraş vermek ülkenin çay genel dengelerini etkiler, hassas bir konudur, itidal, basiret, objektiflik ve geleceğe toplumsal barış tarafından bakmayı gerektirir. Şu an iki sendika demokratik bir yarış ve olgunluk içinde hareket etme titizliğini gösterme gayreti içindedirler. Hangi sendikaya üye olursak olalım kardeşliğimizi bozmayalım, sendikal mücadelede devlete, güvenlik güçlerine yaslanarak haksız mücadele etmeyelim. Devlet görevlileri yanlı tutum göstermekten uzak durmalı, tarafsızlığını yitirmeleri için yapılan ithamlara kulak asmadan objektif hareket etmeli, dik durmalıdır. Basınımız sokakta söylenen doğruluğu tartışılır iddiaları haberleştirmekten uzak durarak işçiler arasına güvensizlik tohumu ekmemelidir. Cumhuriyet tarihinin çaydaki en büyük sendikal mücadelesinin ve şanlı tarihin altın sayfalarına gölge düşürmemeliyiz. Rutin zamanlarda rutin yapılan faaliyetlerde bile kamu daha titiz olmalıdır. Herhangi bir şekilde Rize?nin ekmek teknesi Çay-Kur, Çay İşçisi, Çay Üreticisi zarar görür ise hepimiz zarar görürüz. Valiliğimizce her iki sendika yetkilileri ziyaret edilmiş, yetkili temsilciler kabul edilmiş, talepleri güvenlik güçlerine iletilmiş, fabrika bazında önlem alınmış, ÇAY İŞÇİSİNİN OLGUNLU?U VE KARDEŞLİ?İ GÜVENİMİZİN VE GELECE?İMİZİN TEMİNATI OLMUŞTUR. CAN ve MAL GÜVENLİ?İNİ SARSACAK ŞİDDET TEMELLİ EYLEM OLMAMIŞTIR. BU AÇIDAN; SENDİKALARIN GAYRETLERİ OLA?AN ÜSTÜDÜR. Sendikalarımız demokratik mücadelelerinden nemalanmak isteyen sendika dışı çevrelerden uzak durdukça bu durum böyle devam edecektir.
|
9 Mart İlköğretim Okulundan MSN Üzerinden Örnek Meclis Toplantısı | |
Çayeli 9 Mart ilköğretim okulundan MSN üzerinden örnek meclis toplantısı.Demokrasi dersi verdiler. Çayeli 9 Mart ilköğretim okulu öğrencileri yaptıkları Demokrasi Meclisi toplantısında çocuk hakları ve sokak çocukları meclis toplantısına canlı yayında katılan Rize valisi Kasım Esen? Örnek bir davranış sergilediniz. Sizleri kutluyorum? dedi... | |
Çayeli 9 Mart ilköğretim okulu demokrasi meclis toplantısı MSN üzerinden canlı yayınlanırken Rize valisi Kasım Esen kamera ile canlı yayına bağlanarak çocukları kutladı. |
|
Çayeli ilçesi 9 Mart ilköğretim okulu öğrencileri okulun toplantı salonunda yaptıkları DEMOKRASI MECLİS TOPLANTISI MSN üzerinden Rize valiliği toplantı salonunda izlendi. Canlı yayına MSN üzerinden kamera ile katılan Rize valisi canlı yayında çocukların meclisini izlerken mecliste çocuklar çocuk haklarını tartıştı. TBMM sini örnek alan çocuklar, sokak çocukları sorunları ile tüm çocukların sorunlarını tartıştılar. Birçok çocuğun konuşmacı olarak yer aldığı mecliste sokaklarda simit veya mendil satan çocuklara yardımcı olmak, çocuk yuvalarını ziyaret etmek, insan ve çocuk hakları ile ilgili ayda bir panel düzenlemek konusunda karar aldılar. | |
Canlı yayında kamere ile okula seslenen Rize valisi Kasım Esen ? Bu yaptığımız iş demokrasinin parçasıdır. Öğrenci meclislerinin örnek davranışları bizi memnun etti. Artık geleceğin liderleri Rize den yetişiyor. Sokak çocukları konusunda ise onları devletin sıcak ellerine teslim etmek gerek? dedi. | |
TBMM nin bir benzeri meclis kuran çocuklar sınıf temsilcilerinin çocuk hakları konusunda ki görüşlerinden sonra meclis başkanı olan öğrenci bazı maddeleri oylamaya sundu. Bu maddeler arasında ayda bir toplanma, çocuk yuvalarını ziyaret etme ve her ay örnek öğrenci seçimi yapmayı oyladı. TBMM sinden tek farkı ise kavgasız bir ortam olması oldu. | |
http://www.medyakaradeniz.com/haber_detay.php?haber_id=636 |
.
Festival Ä°ptal Edildi
Rize!lilerin, ermeni propagandası yapılacağı konusunda kaygılarının artması ve halk tepkisi üzerine festival iptal edildi.
Festival Ä°ptal Edildi
Rize!lilerin, ermeni propagandası yapılacağı konusunda kaygılarının artması ve halk tepkisi üzerine festival iptal edildi.
Kategori | : Rizemiz''den |
Yorum Sayısı | : 1 |
Okunma | : 248 |
Tarih | : 31 Temmuz 2008 22:23 |
Rize'de yapılacak 3. Yeşilçay Yayla Festivali'nin sponsorları arasında ABD'li ekoloji derneğinin yer almasına, Hemşinliler, ?Ermeni propagandası? yapılacağı gerekçesiyle karşı çıktı. Merkezi İstanbul'da bulunan Gola Kültür, Sanat ve Ekoloji Derneği'nin, 1-3 Ağustosta düzenleyeceği festivalin sponsorları arasında ABD'li The Christensen Fund adlı derneğin yer aldığını öğrenen vatandaşlar, bu derneğin festivalde ?Ermeni propagandası? yapacağı iddiasıyla, Hemşin Kaymakamlığına başvurdu. Gelen tepkilerin yanı sıra vatandaşların, festivalin yapılacağı alanda bulunan arazilerinin kullanılmasına de izin vermemesi üzerine, Yeşliçay Yayla Festivali'nin Hemşin bölümünün iptal edildiği öğrenildi. Gola Kültür Sanat ve Ekoloji Derneği Festival Koordinatörü Nilüfer Taşkın, iddialara ilişkin yaptığı açıklamada, bu festivali 3 yıldır düzenlediklerini ve amaçlarının Doğu Karadeniz'in ekolojik zenginliğini ve kültürel yapısını bütün dünyaya tanıtmak olduğunu belirterek, Ermeni propagandası yapılacağı iddialarının kötü niyetli kişiler tarafından ortaya atıldığını savundu. __VALİ ESEN'İN AÇIKLAMASI__ Rize Valisi Kasım Esen, yaptığı açıklamada, bazı sivil toplum kuruluşlarının bölge halkının tepkisini çeken faaliyetler içinde olabileceğini, ancak valilikçe Doğu Karadeniz'de Türk milli bütünlüğünü bozmaya hedefleyen her adımı yakından takip ettiklerini söyledi. Gösterilecek sabır ve metanetin Türk milletinin karakter ve dirayeti, basiretinin göstergesi olacağını vurgulayan Esen, şunları söyledi: ?Türk milli ruhu dışında başka bir ruhu canlandırma girişimleri, bu toprakların insan yapısı gereği sonuçsuz kalacaktır. Bu nedenle mahalli bazı farklılık ve özellikleri öne çıkartacak, toplumsal dayanışmayı bozacak hareketlerden uzak durmak gerekir. Bireysel olarak eylemde bulunarak devlet otoritesine duyulan güven zedelenmemeli, hukuk dışı yöntemlerden uzak durulmalıdır. Vatandaşların hukuk dışı yöntemlere başvurmalarının çoğalması, devlete güven duyulmaması anlamına gelir.? __İHA
'Silah ruhsatı sistemi değişmeli'
Rize Valisi Kasım Esen, Karadeniz insanının statü ve hava için silah ruhsatı aldığını belirterek mevcut silah ruhsatı sisteminin değişmesi gerektiğini söyledi.
Doğu Karadeniz Bölgesi'nde artan silahla yaralama ve öldürme olayları üzerine ruhsatsız silah kullanımını değerlendiren Rize Valisi Kasım Esen, mevcut ruhsat sisteminin hukuksuzluğa zemin hazırladığını belirterek, "Mevcut sisteme göre toplumda bir statünüz varsa özellikle bazı meslek kollarına vali olarak ruhsat vermek zorundayız. Taşıma ruhsatı konusunda kanunen silah verme mecburiyetimiz olan kişilerin dışında can güvenliği tehlikede olan kişilere bizim onayımızla ruhsat verilmektedir. İkinci sınıf insan olmayı içine sindiremeyen Karadenizli hemşehrilerimiz genetik kültürlerinin de etkisiyle can güvenliklerini gerekçe göstererek ruhsat taleplerini yoğunlaştırmaktadır" dedi.
"Takdir ve onay valiye göre değişiklik gösterir" diyen Vali Kasım Esen, "Buda hukuk kurallarının üstünlüğünü değil yöneticinin üstünlüğünü göstermektedir. Ruhsat alamayan vatandaşlarımız kendilerini sahipsiz hissetmektedir. İlimizde tüm suçlar neredeyse ruhsatsız silahla işleniyor. Bu durum ruhsatlı silah sahiplerinin de aynı zamanda ruhsatsız silah kullandıklarını gösteriyor. Böyle baktığımızda ruhsatlı silahın statü ve hava için alındığını görüyoruz. Bu sistemle ruhsat vermediğimiz sürece ruhsatsız silah kullanımı daha da yaygınlaşacaktır. Bu hukuk kuralının sürekli çiğnenmesine müsaade edilirse insanların diğer hukuk kurallarına uyma iradesi zayıflar. Bütün silahları kayıt altına alacak, güvenlik güçleri tarafından eğitimden geçirilerek ihtiyacı olanlara objektif olarak ruhsat verilecek ve silahla suç işleyenlere ağır ceza verileceği bir sistem üzerinde çalışılması gerekir."
Karadeniz insanının ruhsatsız silah kullanımını suç olarak görmediğini belirten Esen, bu konuda tespitlerini şöyle açıkladı: "Karadeniz insanı ruhsatsız silah taşımayı vicdanına göre suç saymıyor. İnsanların vicdanı ile devletimizin kuralları çatışma içerisinde bulunuyor. Bu durumda insanımızda korku kültürü oluşturuyor. Ruhsatsız silah taşıyanlar polis tarafından her an yakalanabileceği korkusuyla yaşıyor. Doğu Karadeniz bölgemizde insanımızın ruhsatsız silah taşımasının önüne geçmeliyiz."
Han düzü Yaylası ile Çağrankaya yaylası arsında Jip Safari yapılıp yapılmayacağını yerinde inceleyen Vali Kasım ESEN ?Bu bölgede jip safari yapılabilir. Turizm İl Müdürümüz Tur operatörleri ile görüşme yapacaktır? dedi.
Vali Kasım ESEN daha sonra Çağrankaya Yayla Şenlikleri?ne katıldı. ÇAY-KUR Genel Müdürü Ekrem YÜCE ve İl Milli Eğitim Müdürü Rasim ÇELİK?in de katıldığı şenlikte İkizdere Belediye Başkanı Hasan KÖSÖ?LU, İkizdere Kaymakamı Emre ÇINAR, ÇAY-KUR Genel Müdürü Ekrem YÜCE ve Vali Kasım ESEN birer konuşma yaptılar.
Katıldığı tüm şenliklerde olduğu gibi herkesi elele tutuşmaya davet eden Vali Kasım ESEN, Tüm şenlikleri Ağustos ayında toplamak istediklerini horon halkasının sevgi halkası olarak tüm dünyaya barış mesajı verdiğini belirtti.
17 Ağustos 2008 Pazar günü Demirkapı Yayla Şenliği?ne katılan Vali Kasım ESEN, yine herkesi elele tutuşmaya davet ederek, dünyaya barış mesajının Yunus Emre?nin, Mevlana?nın torunları olan milletimiz tarafından verilebileceğini belirterek, şenliklerin birlik beraberlik için çok önemli olduğunu söyledi.
Demirkapı Yayla Şenliği?ne İkizdere Kaymakamı Emre ÇINAR, eski milletvekilleri Halit DUMANKAYA ve Bozkurt Yaşar ÖZTÜRK?de katıldılar.
Vali Esen rafting yaptı |
Rize Valisi Kasım Esen, Fırtına Deresi'nde rafting yaptı. Esen, bayram ziyaretlerinin ardından Rize'nin Çamlıhemşin sınırları içerisindeki Fırtına Deresi'ne gitti. Vali Esen burada Rize Gençlik Spor İl Müdürü Ömer Yılmaz, Ardeşen Kaymakamı Cahit Işık, Çayeli Belediye Başkanı Rıza Çakır ve sporcularla rafting yaptı. Vali Esen, Rafting öncesi, "Su akar Türk bakar" şeklindeki yabancı atasözünü "Su akar Türk suda spor yapar" şeklinde değiştireceklerini ifade ederek, heyecanlı olduğunu söyledi. İlk kez rafting yapmasına rağmen son derece başarılı olan Esen, zorlu parkurları zorlanmadan geçmeyi başardı. Dereden çıkmak için kayalıklara tırmanmak zorunda kalan Vali, "Ya insan doğaya hakim olur yada doğa insana. Biz doğayı idare etmeyi bilmezsek doğanın kölesi oluruz. Doğa sporlarını geliştirip doğanın dilini daha iyi anlarız. İletişimi, haberleşmeyi ve insan olmanın önemini anlarız" dedi. |
Dilek ASLAN
Anıtının bulunduğu Rize Belediyesi Sahil Parkında yapılan törene Vali Kasım Esen, İpsiz Recep?in 4. kuşaktan torunu Doç. Dr. Emin Gürses, Rize Belediye Başkan Vekili Mehmet Çolakoğlu, Çaykur Genel Müdürü Ekrem Yüce, Rize Müftüsü Zeki Sayar ve İşçi Partisi Rize milletvekili adayı Metin Sina Kan ve İşçi Partisi 3. sıra adayı Yılmaz Kenanoğlu katıldı.
İpsiz Recep?in 4. kuşaktan torunu Doç. Dr. Emin Gürses konuşma yaptı..
Törende ilk konuşmayı yapan İşçi Partisi Rize 1.sıra milletvekili adayı Metin Sina Kan, bu günlerde toplumun gazilere ve kahramanlara ihtiyacı olduğunu ifade ederek, ?Dört yıl önce Anıtkabir? de İpsiz Recep? in adını görünce bilgilerimin çok eksiz olduğunu fark ettim.İpsiz Recep?i bize bu güne kadar yeterince tanıtmamışlar.Araştırdım ve tanıdım.İpsiz Recep?i 2005 yılında anmaya başladık. Milletimiz ulusal kahramanlarına sahip çıkmalı ve siyasi malzeme yapılmasına izin verilmemeli? dedi.
Törende konuşan İpsiz Recep? in dördüncü kuşaktan yaşayan torunu Sakarya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. emin Gürses, ?İpsiz Recep, M. Kemal Atatürk? ün bile ?Emice? diye hitap ettiği değerli bir kahramandır. İstiklal savaşı yıllarında eğer Yunan kuvvetleri Geyve Boğazını geçseydi hükümet kalmazdı. Bu boğazı İpsiz Recep savunmuştur? dedi.
Vali Kasım Esen törende ?Bu vatan bir daha işgal edilmesin diye İpsiz Recep? i hep hatırlamak zorundayız? dedi.
Vali Kasım Esen törende yaptığı konuşmada, ? Atatürk? un silah arkadaşlarına, İpsiz Recep?in şahsına ve Kuvayi Milliye ekibine şükranlarımı sunarım. 2 gün önce Şirnak? ta Yarbay ve bir Yüzbaşımızı şehit ettiler. Bu vatanı kastedenlerin sonu gelmeyecektir. Biz millet olarak dik durdukça onlar umudu keseceklerdir. Bu vatan bir daha işgal edilmesin diye İpsiz Recep? i hep hatırlamak zorundayız? dedi.
İpsiz Recep?i anma töreninde büstünün önüne törene katılanlar toplu olarak fotoğraf çekildi.
RÄ°ZE?NÄ°N ?S.T.K?LARI PLATFORM?DA BULUÅžUYOR
Dursun Ali YILMAZ
İstanbul-Rize Valisi Kasım esen tarafından organize edilen ve Rize Dernekler müdürlüğü tarafından Organize edilen gece İstanbul?da var olan Dernek ve Vakif başkanlarına ulaşılması noktasında çalışmalar ile başlanılması amaçlanan gece İstanbul?da Rize Vakfi Sariyer tesislerinde yapıldı.Geceye damgayı İstanbul Çayeli Dernekler Federasyonu'nun Başkanı Yılmaz HÜSREV'in önerileri vurdu.Zira Yılmaz HÜSREV yaptığı ilk öneri dağıtılan formlar üzerinedki dilek ve isteklerin bir süre zarfında dernekler müdürlüğüne rapor olarak gönderilemesi fikri kabül gördü,ayrıca gecenin bir sonucu olması gerektiği ve Vali Kasım ESEN'den biizat Başkan Yılmaz HÜSREV'in istekte bulunması ile gece geç saatlere kadar sürmesine neden oldu,Vali Kasım ESEN ise "Ben Yolcuyum siz Hancısınız eğer sizler Rize'liler birimiz hepimiz deyip bireysel başarıların toplumsal başarıya dönüştürbilseydiniz,Rize şimdi bambaşka yer yerde olurdu,bizler bu toplumsal birlikteliği beraber,birlikte başarı kazandırabilecek çalışmlar oluşturmalıyız dedi.
Vali Kasım ESN ve Rize Ankara Federasyon Başkanı Suleyman BASA ile İstanbul fed.Başkanı Ahmet YURTMAN konuşma yaptılar.
Geceye katılan sivil toplum başkanları ve üyeleri Vali Kasım ESN ile toplu resim çektirdiler
Henüz yorum yapılmamış.